2003 yılından bu yana yazdık yazıyoruz. 2003 yılından buyana haksızlıkları, vurgunları, iyilikleri, kötülükleri, adam gibi adamları, halkı iliklerine kadar soyanları yazdık, yazıyoruz.
Sizler bazen diyorsunuz gazeteci bunu da yaz “Yaz gazeteci yaz” dediğiniz sürece, doğruları, sadece doğruları yazmaya devam edeceğiz.
Kumpas kuranların ipliğini pazara çıkarmak, mağdurların yanında olmak için korkmadan, ürkmeden yazdık, yazacağız. Gazeteci mangal gibi yüreğe sahip olandır.
Gazeteci, cesur olandır. Gazeteci teslim olmayan, teslim alınamayandır. Biz böyle yetiştik, böyle geliştik. Kimseye diyet borcumuz olmadan her kapıdan içeriye dik girdik, boyun eğmedik.
Kendini gazeteci gösterip, şantajla servet sahibi olanların gölgesine yanaşmadık, gölgemize yanaştırmadık.
Korkmadık, ürkmedik, silahların gölgesinde de, baloların göbeğinde de olduk. Birinden korkmadık, diğerinden şımarmadık, hep gazetecilik ilkesine bağlı kalarak görevimizi yaptık.
Bu toplumda gazeteci maskesiyle mesleğimize ihanet edenlerin, bazı kişiler kurumlara ve çıkarlara gazetecilik yapanların, bazılarına da kumpas kuranların maskesini indirdik, indirmeye devam edeceğiz. Çünkü bu ülkede de bu kentte de gazeteci öldürüldü ama gazetecilik öldürülemedi, öldürülemeyecek. Biz varız. Bir avuç kalsakta biz ayaktayız.
“Yaz gazeteci yaz” dediniz yine yazıyoruz, Van da Oda seçimleri yaklaştıkça başkanlarda heyecan sarmış durumda, daha önce hiç uğramadıkları insanları ziyaret etmeye başladılar düğünlerde halay başı çekmeye başladılar taziyelerde saatlerce oturmaya alıştılar acaba neden seçimler yaklaşıyor, eyy oda başkanları 2 yıl önce aynı bu vatandaşların düğününe taziyesine neden gelmiyordun da şimdi neden Geli yon odaya her halde üye yada tanıdığı 2 üye var yemezler ben Van da bir düğündeydim bir oda başkanı düğüne geldi saatlerce halayını başını kimseye vermedi kendisi çekti neden her üyenin düğününe gitmiyon da buraya geldin başkan çıkar menfalarınızın sonuna gelinde de seçim var ondan geldin ben daha önceleri bazı oda başkanlarını takip ettim hem odaya üye olarak hemde seçim vaatlerini dinledim başkan adayı şimdi makamına almadığı adamın ellini öpmekten az daha çıkarıyordu o başkan kendini biliyor, o günlerde ilçelerde üyeler ziyaret ediliyor vaatler anlatılıyor gelen ekip kendi aralarında imece usullü geliyordu ilçeler şimdi makam araçlar korumalar nerden geldi bunlar sayın oda başkanları bunlar gördüklerimiz peki görmediklerimiz acaba neler var günleriniz sayılı vaatlerinizde boşta kaldı ve ben sizin iyiliklerinizi, güzellikleri, adam gibi adamları, insanlığın yüz karalarını yazıyoruz. Başımız dik, mangal gibi yürekle yazıyoruz, itibarlı hırsızlara, itibarlı başkanlara çanak tutanlara, korkak ama kendini güçlü zannedenlere inat., birilerinin kirli çamaşırlarını gözler önüne sererek yazıyoruz ya olduğunuz gibi görünün ya göründüğünüz gibi oluna kadar.